3 Ekim 2013 Perşembe

BENİM RABBİM ALLAH’TIR



BENİM RABBİM ALLAH’TIR. HÜKÜM KOYAN, İBADETLERİ HARAM VE HELALLERİ BELİRLEYEN, ŞİRKSİZ İNANANLARA DÜNYADA VE AHİRETTE CENNETİ VAADETMİŞTİR. ŞİRK İSE TEK AFFETMEYECEĞİ GÜNAHTIR.

 "O sizi alemlere üstün kılmışken, ben size Allah'tan başka bir ilah mı arayacağım?" (Araf Suresi / 140)
Ya da karanın ve denizin karanlıkları içinde size yol gösteren ve rahmetinin önünde rüzgarları müjde vericiler olarak gönderen mi? Allah ile beraber başka bir ilah mı? Allah, onların şirk koştuklarından yücedir. (Neml Suresi / 63)
Ya da halkı sürekli yaratmakta olan, sonra onu iade edecek olan ve sizi gökten ve yerden rızıklandıran mı? Allah ile beraber başka bir ilah mı? De ki: "Eğer doğru söylüyor iseniz, kesin-kanıt (burhan)ınızı getiriniz." (Neml Suresi / 64)
Kendisi hakkında hiç bir delil indirmediği şeyi Allah'a ortak koştuklarından dolayı küfredenlerin kalplerine korku salacağız. Onların barınma yerleriateştir. Zalimlerin konaklama yeri ne kötüdür. (Ali İmran Suresi / 151)
De ki: "Rabbim yalnızca çirkin-hayasızlıkları -onlardan açıkta olanlarını ve gizli olanlarını,- günah işlemeyi, haklı nedeni olmayan 'isyan ve saldırıyı'kendisi hakkında ispatlayıcı bir delil indirmediği şeyi Allah'a şirk koşmanızı ve Allah'a karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır." (Araf Suresi / 33)
Göklerde ve yerde ne varsa O'nundur. Kendinizde buna ilişkin birdelil de yoktur. Allah'a karşı bilmeyeceğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz? (Yunus Suresi / 68)
"Şunlar, bizim kavmimizdir; O'ndan başkasını ilahlar edindiler, onlara apaçık bir delil getirmeleri gerekmez miydi? Öyleyse Allah'a karşı yalan uydurupiftira düzenden daha zalim kimdir?" (Kehf Suresi / 15)
Onlar, Allah'ı bırakıp da (Allah'ın) kendisine bir delil indirmediği ve haklarında (hiç bir) bilgileri olmayan şeylere tapıyorlar. Zulmedenler için hiç biryardımcı yoktur. (Hac Suresi / 71)
Yoksa biz, onlara ispatlı bir delil indirdik de, o mu O'na ortak koşmalarını söylüyor? (Rum Suresi / 35)
Şüphesiz, kendilerine gelmiş bulunan hiç bir delil olmaksızın, Allah'ın ayetleri konusunda mücadele edenlere gelince; onların göğüslerinde kendisineulaşamayacakları bir büyüklük (isteğin)den başkası yoktur. Artık sen Allah'a sığın. Şüphesiz O hakkıyla işiten, hakkıyla görendir. (Mü'min Suresi / 56)
"Allah'a karşı büyüklenmeyin; şüphesiz size apaçık, bir delil getiriyorum." (Duhan Suresi / 19)
AHKAMÜL HAKİMİN OLAN HAKİMLERİN HAKİMİNDEN BAŞKA HÜKÜM KOYAN MI ARAYACAĞIM?
Size, apaçık belgeler (ayetler) geldikten sonra yine ayağınız kayarsa, bilin ki Allah, gerçekten üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. (Bakara Suresi / 209)
Sonra gerçek mevlaları olan Allah'a döndürülürler. Haberiniz olsun; hüküm yalnızca O'nundur. Ve O, hesap görenlerin en süratli olanıdır. (En'am Suresi / 62)
(Bu) Kitabın indirilmesi, üstün ve güçlü olan, hüküm ve hikmet sahibi Allah (katın)dandır. (Zümer Suresi / 1)
Göklerde ilah ve yerde ilah O'dur. O, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir. (Zuhruf Suresi / 84)
Belki onlar öğüt alıp-düşünürler diye, Biz onu (Kur'an'ı), senin dilinle kolaylaştırdık. (Duhan Suresi / 58)
Kendisine Allah'ın ayetleri okunurken işitir, sonra müstekbirce (inatla büyüklük taslayarak) sanki işitmemiş gibi ısrar eder. Artık sen onu acı bir azabla müjdele. (Casiye Suresi / 8)
Ayetlerimizden bir şey öğrendiği zaman, alay konusu edinir. İşte onlar için aşağılatıcı bir azab vardır. (Casiye Suresi / 9)
Bu (Kur'an), insanlar için basiret (nuruyla Allah'a yönelten ayet)lerdir, kesin bilgiyle inanan bir kavim için de bir hidayet ve bir rahmettir. (Casiye Suresi / 20)
(Bu Kur'an,) Ayetlerini, iyiden iyiye düşünsünler ve temiz akıl sahipleri öğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır. (Sad Suresi / 29)
De ki: "Bu (Kur'an), büyük bir haberdir." (Sad Suresi / 67)
Sizler ise, ondan yüz çeviriyorsunuz. (Sad Suresi / 68)
(Ey Peygamber) De ki: "Ben, buna karşı sizden bir ücret istemiyorum ve (kendiliğinden) bir yükümlülük getirenlerden de değilim." (Sad Suresi / 86)
"O (Kur'an), alemler için yalnızca bir zikir (öğüt ve hatırlatma)dir." (Sad Suresi / 87)
"Gerçekten onun haberini bir zaman sonra öğreneceksiniz." (Sad Suresi / 88)
Onlara bir ayet getirmediğin zaman: "Sen Onu (inmeyen ayeti) derleyip-toplasana" derler. De ki: "Ben, yalnızca bana Rabbimden vahyolunana uyarım. Bu, Rabbinizden olan basiretlerdir; iman edecek bir topluluk için bir hidayet ve bir rahmettir." (Araf Suresi / 203)
(KURAN’I YETERLİ BULMAYIP “KENDİN YAZSANA” DERLER. NİTEKİM SAYISIZ KİTAP YAZILMIŞTIR. “EN DOĞRU YOL ALLAH’IN YOLUDUR” DİYOR AYETTE)

Onlara ayetlerimiz apaçık belgeler olarak okunduğunda, bizimle karşılaşmayı ummayanlar, derler ki: "Bundan başka bir Kur'an getir veya onu değiştir." De ki: "Benim onu kendi nefsimin bir öngörmesi olarak değiştirmem benim için olacak şey değildir. Ben, yalnızca bana vahyolunana uyarım. Eğer Rabbime isyan edersem, gerçekten ben, büyük günün azabından korkarım." (Yunus Suresi / 15)

"Kim Allah'a davet edene icabet etmezse, artık o, yeryüzünde (Allah'ı aciz bırakacak değildir ve onun O'ndan başka) velileri yoktur. İşte onlar, apaçıkbir sapıklık içindedirler." (Ahkaf Suresi / 32)

Dedik ki: "Oradan tümünüz inin. Bundan sonra size Benden bir hidayet geldiğinde, kim Benim hidayetime uyarsa, onlara korku yoktur ve onlarmahzun olmayacaklardır." (Bakara Suresi / 38)
Kendilerine hidayet geldiği zaman insanları inanmaktan ve Rablerinden bağışlanma dilemelerinden alıkoyan şey, ancak evvelkilerin sünnetininkendilerine de gelmesi veya azabın onları karşılarcasına gelmesi(ni beklemeleri)dir. (Kehf Suresi / 55)
"Ki beni yaratan ve bana hidayet veren O'dur;" (Şuara Suresi / 78)
Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiç bir kavim (topluluk) bulamazsın ki, Allah'a ve elçisine başkaldıran kimselerle bir sevgi (ve dostluk) bağı kurmuş olsunlar; bunlar, ister babaları, ister çocukları, ister kardeşleri, isterse kendi aşiretleri (soyları) olsun. Onlar, öyle kimselerdir ki, (Allah) kalplerine imanı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır; orda süresiz olarak kalacaklardır. Allah, onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz Allah'ın fırkası olanlar, felah (umutlarını gerçekleştirip kurtuluş) bulanların ta kendileridir. (Mücadele Suresi / 22)
Dedi ki: "Bunun bilgisi Rabbimin Katında bir kitaptadır. Benim Rabbim şaşırmaz ve unutmaz." (Taha Suresi / 52)
Ve elçi dedi ki: "Rabbim gerçekten benim kavmim, bu Kur'an'ı terkedilmiş (bir kitap) olarak bıraktılar." (Furkan Suresi / 30)
Sizin ilahınız tek bir ilahtır; O'ndan başka ilah yoktur; O, Rahman'dır, Rahim'dir (bağışlayan ve esirgeyendir). (Bakara Suresi / 163)
Oysa tek bir ilahtan başka ilah yoktur. Eğer söylemekte olduklarındanvazgeçmezlerse, onlardan inkar edenlere mutlaka (acı) bir azab dokunacaktır. (Maide Suresi / 73)
Gerçekten Allah'la beraber başka ilahların da bulunduğuna siz mi şahidlik ediyorsunuz?" De ki: "Ben şehadet etmem." Deki: O, ancak bir tek olan ilahtır ve gerçekten ben, sizin şirk koşmakta olduklarınızdan uzağım. (En'am Suresi / 19)
Allah dedi ki: "İki ilah edinmeyin: O, ancak tek bir ilahtır. Öyleyse benden, yalnızca benden korkun." (Nahl Suresi / 51)
"Ben, O'ndan başka ilahlar edinir miyim ki, Rahman (olan Allah), bana bir zarar dileyecek olsa, ne onların şefaati bana bir şeyle yarar sağlar, ne de onlar beni kurtarabilirler." (Yasin Suresi / 23)
EN ÇOK SEVAP İMANINI ARTIRMAKTAN GELİR

EN ÇOK SEVAP İMANINI ARTIRMAKTAN GELİR. YANİ EĞER SEN SEVABININ ARTMASINI İSTİYORSAN, SAMİMİYETİNİ ARTIRIRSIN, ÇOK FAZLA SEVAP ALIRSIN, UCU BUCAĞI YOK BUNUN. SAMİMİYETE BAĞLI OLARAK İMANINI ÇOK ARTIRIRSAN, ONDAN ÇOK SEVAP ALIRSIN. EN ÇOK SEVAP BURADADIR. YOKSA ALLAH DİYOR; “YAPIP ETTİKLERİ BOŞA GİTMİŞTİR.” ADAM ÇALIŞIR ÇABALAR AMA İMANI ZAYIFTIR, SAMİMİYETİ ZAYIFTIR, ÇOK UĞRAŞMIŞTIR AMA NETİCE ALAMAZ. (Sayın Adnan Oktar)
Tek İlaha İman Etmedikçe  Gerçek İman Etmiş Olmayacağız. İmanımızı Nasıl Hakiki Yapabiliriz Bunun Peşinde Olacağız. Kuran Tek İlaha Davettir. Peygamberimiz (S.A.V) Tek İlaha Çağırdığı O Günlerde Kuran Nazil Oluyordu. Ama Neler Yaptıklarını Biliyoruz. Aynı, Hiç Birşey Değişmedi. Yetmiş Perdenin Altında Olan Hakikat –İmtihan Gereği- Birilerine Görünmüyor. İlahları Onları Engelliyor. O Yüzden Yapıp Ettikleri Boşuna Olacak.
 Andolsun, mallarınızla ve canlarınızla imtihan edileceksiniz ve sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve şirk koşmakta olanlardan elbette çok eziyet verici (sözler) işiteceksiniz. Eğer sabreder ve sakınırsanız (bu) emirlere olan azimdendir. (Ali İmran Suresi / 186)(Bu,) Allah'ın va'didir; Allah, vadinden geri dönmez. Ancak insanların çoğu bilmezler. (Rum Suresi / 6)
Yeryüzünde olanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Allah'ın yolundan şaşırtıp-saptırırlar. Onlar ancak zanna uyarlar ve onlar ancak 'zan ve tahminle yalan söylerler.' (En'am Suresi / 116)

Allah insanlara güçlük yüklemez ve onlardan kolay olanı ister

Biz sana bu Kur'an'ı güçlük çekmen için indirmedik, (Taha Suresi / 2)
'İçi titreyerek korku duyanlara' ancak öğütle-hatırlatma (olsun diye indirdik). (Taha Suresi / 3)
Onlar ki, yanlarındaki Tevrat'ta ve İncil'de (geleceği) yazılı bulacakları ümmi haber getirici (Nebi) olan elçiye (Resul) uyarlar; o, onlara marufu (iyiliği) emrediyor, münkeri (kötülüğü) yasaklıyor, temiz şeyleri helal, murdar şeyleri haram kılıyor ve onların ağır yüklerini, üzerlerindeki zincirleri indiriyor. Ona inananlar, destek olup savunanlar, yardım edenler ve onunla birlikte indirilen nuru izleyenler; işte kurtuluşa erenler bunlardır. (Araf Suresi / 157)
Ve yükünü indirip-atmadık mı? (İnşirah Suresi / 2)

Allah (ağır yükleri) sizden hafifletmek ister: (Çünkü) insan zayıf olarak yaratılmıştır. (Nisa Suresi / 28)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder